25 Haziran 2011 Cumartesi

insanların sığ suları

            Farklıydı diğerlerinden onca kalabalıktan seziliyordu farkı.her insan farklıydı her insan eşsizdi ama o..o daha bir farklıydı.. sanki bakması bakmak değil,kelimelerini anlamak zorlu,gözyaşlarının  tuzu acıtıcı,gülmeleri güneşten daha yakıcı daha içten daha sıcaktı..öyle bir havası vardı ki dokunsan yok olurdu,anlamaya çalışsan imkansız,davranışlarına ket wursan daha bir durdurulmazdı..o tekti,bitaneydi işte..herkesten daha farklı..
          Ses tonu etkileyeci bir şarkıdan farksızdı..milyonlarca kez bıkmadan dinleyebileceğin ama sürekli sözleri değişen aynı melodiye sahip tek bir şarkı..her insanın dinlemek için çabalayıp lanet radyoda sonuna yetişebildiği, bazılarının ise efsane olarak bilip hiç duyamadıkları bir şarkı..
          Başladı müzik,duymaya başladım onun sesini..efsane olarak kalmasından korktuğum en güzel şarkım ve söyleyeni..karşılaşmıştık sonunda..karşımda oturuyordu işte..kendinden emin bir ses tonu vardı,güçlüydü..dinlemeye başladım şarkıyı..onu bulmuştum ya sonunda..
          -Onu gördüğümde oturuyordu sessizce ve konuşmaya hiç niyeti yok gibiydi..şarabını yudumlarken sigarasını izliyordu.yan masaya geçtim oturdum masasına oturmamak için kendimle savaşıp.onun gibi şarabımı yudumlarken sigaramı yakacak ve izleyecektim..ama geldi masama oturdu sigaramı o yaktı,sigaramı izlemeye başladım..
Gözlerimde bişey arıyor gibiydi..uzun uzadıya baktı..bense gözlerinden süzülen gülümseyen dudaklarına yavaşça ilerleyen o damlayı izliyordum..nedendi o şimdi?kimdi?ne istiyordu?neden farklıydı?ne için gelmişti?farklı oluşunun farkında mıydı?konuşacak mıydı?yada gider miydi?
          Sanki duymuştu beni..başladı müziğim işte..dökülüyordu kelimeleri teker teker..’çocuk nefes al daha güçlü..boğulma insanların sığ sularında..kimseyi duyma kulaklarını tıka onların güzel yalanlarına..güneşten daha yakıcı gül,denizlerden daha tuzlu ağla,aşktan daha fazla sev,yalnızlıktan daha fazla nefret et,karanlıktan daha fazla üzül,aydınlıktan daha fazla mutlu ol..nefes al boğulma insanların sığ sularında..’ sonra diğer sorularımı duymuş gibi yanıtladı elleri ellerimdeyken..’ben gitmem çocuk gidemem..sen sensin ben benim..ama aslında sen bensin ben senim..sen beni buldun,kendini buldun nası bırakabilirim bırakabilirsin..’
          *izliyorumda insanları..her insan aynada baksada bulamıyordu kendini hiç.kimdi neydi?dinlemiyordu o farklı şarkıyı..insanlardan dinliyordu kendini..onların sığ sularında boğulmaya başlamışlar nefes alamıyorlardı..yazık..
Devamı Oku: Blogger ‘Facebook Beğen Butonu’ Eklemek

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder