30 Ocak 2012 Pazartesi

bırakın robin hood olayım

          İnsanların kuru ifadeleri..kontrollü yapıları..diğer insanların düşüncelerine herzaman çok önem wermeleri nedeniyle takındıkları hareketleri..onlar için değiştirdikleri kararları..kendi egoları..duygularını cesurca sölemeyi bi tarafa bırakın yüzlerinden uzak tutmaya çabalamaları..öldürülen mimikleri..onların masum diye adlandırdıkları maskeleri..sakladıkları anahtarları..kaçırdıkları gözleri..
          Çocukken korkardım palyaçolardan..herkesi güldürenlerden,eglendirenlerden korkardım..bana hep sahte gelmişlerdi ve ürkütücü..gülen makyajlarının altında hep gizli gözyaşları vardı sanki..korkarken onlardan,bir o kadarda üzülmüşümdür için için..sanki ağlamak kötüydü,hataydı,zawalılıktı.saklıyorlardı..insanı insan yapan o güzel ifadelerini: mimiklerini..benim küçük dünyamda kötü karakterlerdi hep kaçtığım..sewmemiştim onları bikere..
          Maskeler..evet ellerde tutulan,zaman ve durumla ilişkili takılan maskeler..kötüyken hali dumanken, mutsuzken ele alınan ben iyiyim mutluyum maskesi gibi..ya da kendine güwen eksikliği hissettiği zaman sanki özgüvenden yıkılıyomus gibi dawranılan maske..ya da sewmediği halde sewiomus gibi yapılan maske..hep güzel hep iyi seyleri yüze oturtmaya çabalanan maskeler..bazıları ise tam tersini uygular..dikkat çekmek için,acıma duygusuyla biyerlere gelmek için,hırsları için tam ters maskeleri olanlar..onları hiç anlamamışımdır o ayrı..sizde hangi maskeler var??
herkesin kendine seçtiği maskeleri war,biliyorum..kim ‘ben benim okadar,maskem yoktur.’ derse inanmayın..ki onlar palyaço olanlardır!!! hiç anlamazsınız kim olduklarını,korkutucudurlar,maskeleri hiç inmediği için fark etmezsiniz.. eet onlar kendileridir(?!) hissetmezsiniz..
           Onları sadece güvendiklerinizin,gerçekten sewdiklerinizin,yanlarında sesli düşünmekten çekinmediğiniz insanların yanında çıkartırsınız..sizi anlayacaklardır,kızmadan,nedenini bilerek izlerler maskenizi çıkartmanızı..sewinirler hatta onlara verdiğiniz degeri hissederlerken mimiklerinizde, maskelerinizi yüzünüzden indirirken..onlar kıymetlilerinizdir.kaç tane kıymetliniz war sizin?sayı arttıkça maske sayınız, kullandığınız süreniz azalır..oldum olası sewmem maskeleri ben ama herkes kadar wardır maskem, sayısı azdır..ama maskeniz düşüyorsa maskesi çok olanların önünde way halinize affedilmezsiniz..yalandır sözleriniz..hisleriniz..onlarsa melek(?!)tir..
            Mimikler konusmasanızda sizin, hislerinizin aynasıdır..seslendirmesiz ve altyazısız ifadelerinizdir..gözlerinizde bile vardır  mimikleriniz..gözler önemlidir benim için(maskeli balolar da bile  göz bölgesi net bırakılır seffaftır..)çünkü gözler ruhların kapılarıdır bence..sadece anahtar warsa girebilirsiniz ya da onun kapıyı açmasıyla..bazıları bilir bunu..oyüzdendir insanların sadece gözlerine bakar bazıları,bazılarıysa onlara bakarken aynı zamanda ruhlarına inerler..ben öleyim..derinlemesine bakmayı sewerim gözlerin içine..onlar gerçektir ve kandırmazlar maskeleri olmaz,hisleri gerçektir..anahtarımı alır açar kapıyı süzülürüm gizlice..zili çalmam ben,kapıda beklemem açsın diye..hırsız diye adlandırın beni isterseniz izinsiz giriyorum diye ama ben bişe çalmaya değil, bişeler bırakmaya girerim sessizce..hadi robin hooda benzetin beni=)kendimden çalarım herseferinde ruhuna dokunabildiklerime bırakabilirim izimi..
            Farkettimki hala korkuyorum palyaçolardan..geçemem yanlarından,huzursuz olurum varlıklarından..hayatımda istemem palyaçoları,hayatıma girmelerine izin vermemde..
Kıymetliniz yaparsınız beni belki..masum  maskeleriniz warsa yanımda çıkarmanızı rica ederim..gözlerinizi yere çevirmemenizi beklerim,gözlerimin içine bakmanızı isterim..yoksa robinhood oynunu oynayamam..bırakın ruhunuza dokunabiliyim..
            Palyaçolara,sonsuz maskeleri olanlara,insanların gözlerinin içine bakmaya korkanlara ve mimiklerini,hislerini saklayanlara itafen..=)

Devamı Oku: Blogger ‘Facebook Beğen Butonu’ Eklemek

28 Ocak 2012 Cumartesi

şarap kadar

keske tüm çizgileri hatırlıcak kadar
görmemeye başlıcak kadar çok bakmasaydım..
derinlemesine..izini kazıyasıya..unutasıya..
görmesem bilmez, duymasam anlamaz hissetmesem war olmaz..
susacak kadar konusmasaydım diyorum bazen
bikaç kelime saklasaydım cebimde tüketircesine anlatmak yerine..
zamanla anlaşıp hızla geçmesine izin vermeseydim..ağlatabilir miydim??
Dakikalar aylara, günler yıllara dönüşmeseydi..
Yazken günüm güneş yukardayken kar yağmasaydı mesela sinsice..
Kar tanelerine bakıp mutlu olmak yerine üzülseydim soğukluğuna
Güneşin yakan matemine üzülmek yerine gülseydim sıcaklığına..
Anlatmak yerine rüzgarla dinleseydim sesinin sessizliğini..duyabilir miydim??
Yaramaz bi çocuk gibi dawranmasaydı hayat mesela kumdan kale yaparcasına..
Mızıkçılık yapıp sondan okumasaydı en güzel diye adlandırdığını..
Hatırlıcak kadar unutmasaydı..özleyebilir miydim??
Varlığı kadar yok olabilseydi..kırılabilir miydim??
Gidiyorum kadar gelebilseydi..gülümseyebilir miydim??
Şarap kadar sewebilseydi baktığım çizgiler mesela yıllanırcasına..
Korkuları kadar cesur olabilseydi..sewebilir miydim??

Devamı Oku: Blogger ‘Facebook Beğen Butonu’ Eklemek

7 Ocak 2012 Cumartesi

o geceyi sever..

           sadece düşlemiş..
           yazmış kendisi olmaksızın içinde..unutmuş kendini..herkese bir rol seçmiş en güzel ve özel şekilde.tek tek konuşmalar yazmış dudaklara.mekan belirtmemiş,abartmadan sade ama mükemmel olmuşlar..zamanı koymamış sonsuzluk yaratmış masalda..güneşi hep gökyüzünde bilmiş geceyi, yıldızları, ayı hiç düşünmeden yer vermeden..
          o geceyi sever..neden yaptıki bunu??yıldızları sever yalancı aydınlıklarıyla kimisini,kimisini tüm gerçeklikleriyle..izlerken onları müziğiyle hep istemiştir tek tek kaymalarını yavaşça..hepsine verdiği dilekleri tutmak ve sonsuzdan saymak..sonsuz hayaller kurmak..çoğunu yakalamayı denemiş başaramamış o kekremsi tadı hissetmiştir..bazen elini yakmasından korkup tutmayı denememiştir yıldızlar onun  için gökyüzünü terk ederlerken..bazıları ise o görmeden kaymışlar onun için mutlu olması için ve başarmışlardır..
          ona ait olmayan ve onun olmadığı bir masal yaratmış..okumuş tekrar hergün yaptığı gibi..o yazmamıştı sanki bir yabancıydı gibi masala..devamını yazamadan bitmiş sözcükleri susmuş..sonunu bilmediği masalda o hiç olmamış ve hala o yokmuş..
          belki cesaret eder alır kalemi tekrar eli, başlar en başından yazmaya içine kendini koymayı unutmadan bu sefer masala..sonunu yazmaz.. bilmez,bilmek istemez..sadece yaşar içinde..
           hala hayalperesttir.. hala birazda çocuk masallara inanan.. büyümemiştir ondan sevmiştir hayatın masalını belkide..
Devamı Oku: Blogger ‘Facebook Beğen Butonu’ Eklemek